Galatasaray - Bordeaux #2

Oturup bu maç için maç sonrası herkes tarafından açık olan şeyleri anlatıp ukalalık yapmaya gerek yok.. Playstation, halı saha vb tarzda ki bir maçın günümüz futbolunda yeri yok.. 3-1 maçı getirmiş ve amacını kupa diye belirlemiş bir takım maçı o dakikadan sonra soğutamıyorsa o takımın kapasitesiyle ilgili sorun var demektir.. Yine de; bana göre

Maçın yıldızı: Arda
Maçın kötüsü: De Sanctis
Maçın şanslısı: Sabri
Maçın en iyi performansı: Taraftar
Maçın en saçma hareketi: Saha seçiminde hak kendisinde olmasına rağmen rüzgara karşı oynamayı seçen Ayhan Akman

Gecenin rezaleti: Fransız televizyonundan W9 'un 72 yaşındaki spikeri Thierry Roland ve eski futbolcu Jean-Marc Ferreri maçı stüdyodan anlatıp 69-72 dakika aralığında Twente-Marsilya maçının penaltı vuruşlarına odaklanmalarından olsa gerek ve seyirclilere o maçtan bilgi aktardılar. Odaklandılar diyorum çünkü penaltıları sırasıyla anlattılar. Fakat bu durum anlatmaları gereken maçta çuvallamalarına maçın 3-2 olan golünü ofsayt zannetmelerine ve maç 3-3'e geldiğinde maçı yeni 3-2 olmuş gibi anlatmalarına neden oldu. Ve 85.dakika da "bu durumda Bordeaux turu geçiyor" bilgisi vermelerine kadar uzadı bu durum.. Tabii arada yaştan ötürü olsa gerek Roland sürekli biçimde emin misin diyerek teyit istiyordu.

Bu maçtan çıkarabileceğimiz ders ise kupa kazanmayı hedef alan bir takım kolektif biçimde oynamayı ilke edinip takım savunmasını ön planda tutması gerektiğidir.

L'équipe'in 27 Şubat yayınının Galatasaray - Bordeaux bölümü:

Galatasaray - Bordeaux

DHA'nın Türk basınına servis ettiği Nonda haberi ile birlikte bu gece için oyun yapısı eski oyuncuları Lizarazu'ya benzeyen Trémoulinas'ın etkili olabileceği satırlarını okuyucularına sunmuş L'équipe... 96 finalisti Bordeaux ile 2000 şampiyonu Galatasaray'ın karşılaşmasında Bordeaux'nun iyi mücadele etmesi halinde turu geçebileceğini belirtmiş. Her nedense önceliğimiz lig söylemlerini çabuk unutmuş Fransızlar..


Bosman Öncesi 11'ler #3


CA River Plate: Ubaldo Antenor Aquino Valenzán (Referee), Hernán Edgardo Díaz, Ricardo Daniel Altamirano, Leonardo Rubén Astrada, Celso Rafael Ayala Gavilán (Paraguay), Guillermo Daniel Rivarola, Germán Adrián Ramón Burgos; Front, Juan Pablo Sorín, Matías Jesús Almeyda, Enzo Francescoli Uriarte (Uruguay), Ariel Arnaldo Ortega , Hernán Jorge Crespo.

Bosman Öncesi 11'ler #2

FC Barcelona:  Vítor Manuel Martins Baia (Portugal), G.Popescu (Romania), Fernando Manuel Silva Couto (Portugal), Luis Enrique Martínez, José Guardiola, Abelardo Fernández; Miguel Ángel Nadal, Guillermo Amor, Sergi Barjuán, Juan Antonio Pizzi, Luis Filipe Madeira "Figo" (Portugal).

Ein Film Von Michael Skibbe

24.01.09 - 22.02.09
  • Sivasspor - Galatasaray 2-0
  • Galatasaray - Sivasspor 1-1
  • Sivasspor - Galatasaray 4-2(pen)
  • Galatasaray-Kayserispor 1-1
  • Antalyaspor-Galatasaray 1-0
  • Galatasaray - Kocaelispor 2-5

Birebir çalışma

24 futbolcu 21 kişilik teknik ekip ve 1 başkan.... Futbolcu başına nerdeyse bir sorumlu..

Barcelona PAF

PAF başka bir dilde olmayan bir kısaltma, profesyonelliğe aday futbolcuların kısaltması.. Öyleki çoğu kişi anlamını bilmeden de olsa kullanır.. Futbol literatirümüze bu şekil yerleşmiştir.. Bu işin en başarılalarından düşünülen Galatasaray'dan burdan gelen oyuncu konusunda gerekli verim her zaman eksik kalır.. 
Ya oyuncu profesyonel olmak için yetersizdir, ya da yetenekleri A takım oyuncularının fiziğinin yanında gözükmez.. Aslında bu durum birazda bireysel antremanları altyapılara indirmekle, oyuncuların gelişimlerini programakla olur.. Biraz ne ekersen onu biçersin durumu.. Yukarıda ki pozdaki gibi, Başkan Laporta ve yönetimi Barcelona Paf ile sezon öncesi poz veriyor, erinmeden, gücenmeden...

Bosman Öncesi 11'ler #1

Juventus : Moreno Torricelli, Ciro Ferrara, Sergio Porrini, Alen Boksić (Croatia), Angelo Peruzzi, Paolo Montero;
Zinedine Zidane (France), Alessandro Del Piero, Didier Deschamps (France), Angelo Di Livio, Vladimir Jugović (Jugoslavija).


Bordeaux - Galatasaray # 3


L'équipe ile başladım, l'équipe ile bitireyim.. Dünkü maçtan bahsederken kendi takımlarını öncelik almışlar genel olarak.  
Galatasaray'ın ön libero ile birlikte 6 kişiyi bulan blok halinde savunmasının fırsat bulmalarını engellediğini belirtmiş.. Arda ile Ayhan'ın sol kanadı iyi kullandığını bunun Galatasaray'ın güçlü tarafı olduğunu yazmışlar.. Maçın adamı olarak Kewell'ın vuruşunu kurtaran ve Baros'a sakatlanırcasına girerek (!) "ki bence ve Fransız spikerlere göre penaltı olabilir" takımını kurtaran Ramé..
Genel itibariyle maçın kısır geçmesinden Cavenaghi'nin 6 maçtır gol atamamasının nedenlerini sorgulamışlar.. M6 yayın grubunun genel olarak hisselerini elinde bulundurduğu Bordeaux'nun dünkü maçtan 600.000 Euro gelir elde ettirdiğini belirtmişler.

Bölüm 1 ve 2


Sarar vs. Dolce&Gabbana

Galatasaray ve Milan'ın seyahat kıyafetlerini yanyana koyunca İtalyan şıklığı bu kadar farketmeli mi? 
Türk ekonomisinin önemli bir yerini tutan tekstil dizayn açısından halen dünyanın gerisinde mi?

Bordeaux - Galatasaray # 2


L'équipe UEFA kupasında yer alan takımlarının maçlarına 1 sayfaya yakın yer ayırmış, Galatasaray'ın 2000 yılında kupayı kazandığından bahsedip, şu an bu kupada gidebildiği yere kadar gitmek istediğini vurgulamış. 

Lyon'un eski oyuncusu Baros'u Liverpool'dan sonra en parlak dönemini İstanbul'da geçirdiğini vurgulamış.. Takımın oyun düzeninde ki öneminden bahsetmiş.. Baros'ta kendisini iyi besleyen bir takıma geldiğini belirtmiş... Burda bir yanlışlık yapıp Arda'nın ismi Emre diye yazılmış.. Baros kendisini milli takım içinde en hazır olarak tutabileceği takımda olduğunu söylemiş..

Blanc ise benim için öncelik lig demiş fakat eğer başkanım bana UEFA'da sonuna kadar git ligi ikinci plana al derse o zaman o şekil davranabiliriz demiş.. Dün Galatasaray'ın görüntülerini izlediğini henüz takıma karar vermediğini Grenoble maçından farklı bir kadro yer alacağını ama genel iskeleti koruyacağını asıl amacının ligde ilk 3 te yer alıp Şampiyonlar Ligi olduğunu söylemiş..
Bana kalırsa burda Fransız kurnazlığı yapmış, Galatasaray'ın son puan kayıplarından sonra ki over-motivationunu kırmak istemiş ayrıca takımın son iki haftadaki formsuzluğunun farkında olduğunun ama buna çare bulacağı mesajını vermekten yana kullanmış maç öncesi açıklama tercihini..

Kart sınırında ki oyuncular 
Galatasaray : Meira, Lincoln 
Bordeaux :Chamakh,Gourcuff,Diawara, Jurietti

Hassas Mensah

John Mensah'ın Lyon transferi pek bir keyifsiz başlamıştı sezon başında.. Bir café de polis baskınına rastlamış, kendisinin futbolcu olduğunu anlamayan polislerle tatsızlık yaşamıştı.. Şimdi de rasist tepkiler nedeniyle Mensah'ı tadı kaçmış durumda.. Avukatı bir açıklama yapmış, biraz da abartarak.. Kariyerine şu an son verip Gana'ya dönmek istiyor demiş.. Tüm bunlara sebep Le Havre maçında bir taraftarın kendisine ırkçı söylemde bulunması.. Benim pek aklım almıyor böyle şeyleri, sokakta görsem korkacağım fizikte bir adamlardan Mensah ne kadar kırılgan bir yapısı varmış.. Adam sana laf ettiyse, şöyle sağlam bir cevap ver korkudan 90 dakika maçı izleyemesin..


Dimitar Bebatov vs Terry Benedict

Bulgaristan Yatırım Bankası'nın reklam yüzü olmuş Berbatov.. Muhtemelen verilmek istenen ben Manchester'da kazandıklarımı buraya yatırıyorumdur fakat yaratılan imaj Andy Garcia'nın Ocean's filmlerinde ki Terry Benedict karakterine daha yakın olmuş.. 

Muntari vs Beckham

  • Inter Milan - Milan A.C 15/02/2009

Bordeaux - Galatasaray # 1


L'équipe Bordeaux-Galatasaray maçına ayırdığı köşeden bu haberi başlığa çıkarmış.. 5000 Türk taraftarının desteği ile 4-2-3-1 taktiğiyle çıkıp, ilerde Baros'u bırakacak denmiş.. Bordeaux tarafında ise Chamakh dizine aldığı darbe nedeniyle oynamama ihtimalinin olduğu belirtilmiş.. Cavenaghi ve Diarra'nın da problemi olduğu söyleniyor.. Bu sebeple kesin bir kadro veremeden Diarra yada Doucasse - Chamakh yada Gouffran diye belirtmişler ilk 11'de..

Noray Nakis (Nurhayır Nakış)

Noray Nakis, Arjantin futbolundaki Türk adam olarak sürekli basınımızda yer buluyor ama kimse asli görevini bilmiyor mesela bugünkü sabah gazetesi kendisini "Arjantin Futbol Federasyonu 2. Başkanı ve Milli Takımlar sorumlusu Noray  Nakis " sıfatlarıyla tasvir ediyor. 
Galatasaray'a Carrusca'yı öneren adam olarak da yer alıyor bazı kaynaklarda.. Arjantin futbolunda biryerlerde olduğu bazı şeyleri temsil ettiği şüphe götürmez gerçek.. Sivas doğumlu olan Nakis'in bir başka sıfatı hiç basınımız tarafından ortaya çıkarılmıyor.. 
Nakis aslında Ermeni asıllı bir Türk üstelik Arjantin ikinci liginde Ermeni Spor diye Türkçe'ye çevrilebilecek bir takımında yönetim kurulu başkanı.. Nedense bu yönü hiç basınımızca servis edilmiyor.. Soyu Osmanlı zamanında Arjantin'e göçen Seferadlar ile kesişiyor.. Ayrıca kendisi gibi Arjantin'deki bir çok Ermeni asıllı Türk onunla Deportivo Armenio'nun yönetiminde.. İlginç olan kulubün sadece ismi ile değil renklerinden logosuna kadar %100 oranda Ermenistan kullanılmış olması..


Larissa Arena

Tümer Metin'in geçen sezon askerlik dolayısıyla firar ettiği bu sene ise Türkiye'de oynamasının artık çok imkanlı olmadığını anlayıp transfer olduğu Larissa yeni bir stadyum için inşaata başlamış.. Aslında birçok Türk takımına örnek olabilecek bir stat yapısı.. 

  1. 15ayda tamamlanacak 
  2. 16.000 kişilik 
  3. UEFA 3 yıldızlı stadlar klasmanında
Türkiye'de bu tarz az bütçeli stadlar düşünülebilinir.. Stad yapınca arz/talep dengesini iyi kurmak gerekir.. Kayseri 35bin kişilik stadını ne kadar doldurabilecek mesela.. 
Neyse post'u Larissa'dan bilgilerle bağlayalım, eski Galatasaraylı Sasa Ilic ve eski Newcastle'lı bir ara Kanada havası almış Laurent Robert'de Tümer'in takım arkadaşları.. Görünen o ki tecrübe ile kaşarlanmış arasındaki tüm futbolcuları takıma toplamış Larissa.. Ilic ve Tümer kiralık..

Neden olmasın?

Fildişi Türkiye'ye gelince mutlak bir haber yapmak lazım, bir dönem Afrika'da çalışmış bir antrenörün açıklamalarından Galatasaray üzerine haber yapmak en akıllıcası.. Bu haberi yapan ZAMAN (okuduğum bir gazete değil), haber Galatasaray aleyhine olunca Doğan Grubu gazeteleri üzerine atlamış haberin internet versiyonlarına geçmişler..
Sözüm ona Afrika'da kendisine "beyaz sihirbaz" derlermiş.. Bu lakaptan inanılmaz başarıları olduğunu çıkarmamız lazım değil mi? Yok öyle bir şey.. 2003'te 6 ay Mali Federasyonunda çalışmış daha sonra da Kamerun'da (milli takımında değil ülkesinde) antrenörlük yapmış 2 sene..
Şimdi beyfendinin iddiası odur ki Mali için çalışırken Drogba ile karşılaşır, sene 2003, ( Drogba Guingamp forması giyer Malouda ile birlikte.. Ligue 1'de o sezonun flaş ikilisi ) Neyse, "beyaz sihirbaz" derki Galatasaray'a gelir misin? Sözüm ona Drogba'da kendisine : "Fransa'da 3. ligdeyim, neden olmasın? " diye karşılık verir. Sonra hikayenin altı doldurulmuş, TR aranmış vs..  (Drogba 99-00 senesinde FR 3.ligindeydi)
Hani "beyaz sihirbaz" atmış olabilir, gazeteci olan sizler ufak bir araştırma yapsanız ? Ne de olsa amaç belli, Galatasaray aleyhine haber yapmak, hemen verin yayına..

D.N:#1 Beyaz sihirbaz yanlış hatırladı diye düşünelim Drogba önceki senede Le Mans ile Fransa 2.liginde şampiyon ve gol kralı oldu.. 
#2 Bu hikayenin dışında konuyla bağlantılı Guingamp senesi Drogba ve Malouda Galatasaray için düşünülür, teklif edilir ama "beyaz sihirbaz" tarafından değil..

Arjantin - Fransa #2

Maradona'nın Arjantin'i maç başlamadan Fransa için heyecan vermeye yetmişti.. Bir de üstüne Messi eklenince, Arjantin maça prestij anlamında önde başladı. 40. dakikaya kadar iyi götüren Fransa golü yedikten sonra haddimizi bilelim tarzı takıldı. Tabii bunda Gago ve Mascherano'nun orta sahayı çok iyi kapatması ve çok iyi pas dağıtmalarının da etkisi vardı.. 
Fransa'da göze batacak şekilde iyi olan bir oyuncu yoktu fakat göze batacak şekilde kötü olan bir Lassana Diarra vardı.. Yazık Real Madrid'e ki bu kadar parayı bu denli bir oyuncuya verdiler.. Sadece faul yaparak geçirdiği maçı kart görmeden tamamladıysa bunda İsveç'li hakemin ikinci yarıdaki berbat yönetimide etkiliydi.. 

Netice de Arjantin kolektif futbolu biz de oynarız mesajı verip yüksek kalitedeki adamlarıyla maçı bitirdi özellikle Fransız spiker,yorumcu ve 2.yorumcu Wenger'in saygı duyduğu bir oyun sonunda.. Bir de bizim ülkemizde olan bir savsata vardır, milli takım taraftarlığı ile kulüp taraftarlığını birbirine karıştırmayın diye.. Futbolun bizim ülkemizde ki gibi görüldüğü Marsilya'ya gidince durumun çok farklı olmadığı da anlaşılmıştır herhalde..


France 0-2 Argentine
Les buteurs : Gutierrez (41e), Messi (84e)
Les compositions
France : Mandanda - Abidal, Mexes, Gallas, Sagna - L. Diarra, Toulalan - Henry (cap.), Gourcuff, Ribéry - Anelka (Benzema, 62e).
Argentine : Carrizo - Papa, Demichelis, Heinze, J. Zanetti - Mascherano (cap.), Gago - Maxi Rodriguez (Di Maria, 82e), Gutierrez - Messi, Agüero (Tevez, 82e).


Real Madrid Ribéry'i istiyor

Evet bu haber bugün L'Equipe'de yer aldı.. Artık iyice işi resmileştiriyorlar, Beckhambauer kestirip atmıştı geçen hafta fiyatını ödeyen alabilir diye.. Ribéry'de geçen hafta France2'ye amacının dünyanın en iyi futbolcusu olmak olduğunu, Şampiyonlar Ligi şampiyonu olup Golden Ball'u kazanmak istediğini söyledi.. Bunları söylerken bu işlerin Bayern ile olmayacağını da ima eder gibiydi.. Ama eminimki etki eden nedenlerden biride 4milyon brüt olan maaşının vergilerle 2,5 milyona kadar inmeside etkilidir.. Pek fazla sponsorluk anlaşmasının da olmaması extra bir gelir kapısıda açmıyor.. Bu durumda, almak isteyen var, gitmek isteyen var, satmak isteyen de var.. Bu işi fazla uzatmanın da pek anlamı yok bana kalırsa.. CR7'nin işine dönmesindense bu şekil olması daha mantıklı.. Henry'de bu duyuma yorum yapmış "Real ve Ribéry mi? O, yetenekleriyle istediği yerde oynayabilir, kendisi seçecek"

Arjantin - Fransa

Arjantin - Fransa.. Maç Marsilya'da oynanınca ev sahibi Fransa zannetmiştim ama işin aslı öyle değilmiş.. Camp Nou'dan ret cevabı alan Arjantin Federasyonu, Marsilya'da oynayalım ama hasılat bize kalsın demiş.. (Bu fikirde Sivaslı Türk görevli Nurhay Nakis'in parmağı var mı bilemiyorum ama tahmin edebiliyorum) 
FFF'de buna onay verince maç Marsilya'ya alınmış.. 
Barcelona'da geçen sezon mutsuz olan bu sezon form tutan Henry ve wonderkid Messi'yi yanyana getirmiş L'Equipe.. İki sayfa'da karşılaştırmışlar.. Oku oku bitmez #(HD Versiyon)

Brezilya - İtalya

Brezilya'nın Emirates'de ki 4. hazırlık maçı.. belli ki hem sponsorlar hem Brezilya için Londra'da oynanan maçların getirisi oldukça iyi.. Maçın İtalya ile olması rekabet havası getireceğini düşünsekte maçın geneli defansı ile nam sahibi İtalya'nın berbat defans anlayışı sonucu Brezilya için rahat geçti..

Gattuso'nun sakatlığı orta sahanın defansif direncini azaltıyor bir de Gilardinho ilerde top tutamayınca Brezilya iyice kontrol etmiş oldu ilk yarıyı.. İkinci yarı yapılan değişiklikler (Camoranesi-Aquilani-Perrotta) orta sahayı biraz toparlasada iş işten geçmişti.. Ama form durumları ne olursa olsun Gilardinho'nun değil Toni'nin bu takımın ilk forveti olduğu gerçeğinide ortaya çıkardı.
Maçın başında Grosso'nun ofsayt olarak iptal edilen nizami golü verilse farklı mı olurdu bilmiyorum ama İtalya defansının çok kötü bir günde olduğu gerçeğini değiştirmezdi..
Elano'nun yeteneklerinin yanına City'nin yıldızı Robinho ile birlikte oynamanın verdiği alışkanlıktan olsa gerek aralara girerek İtalya defansını alt üst ettiler.
Dunga'nın koyu yeşil t-shirt'ün üzerine somon rengi gömleği ve kahverengi nubuk montu gecenin en kötü görüntüsüydü. İnter'in İtalya 11'ine milli oyuncu veremezken, Brezilya 11'ine 3 tane vermesi de ilginç sayılabilecek detaylardan..

Oyun Kuralları


Başta yayıncı kuruluşun hakem hocası olmak üzere kuralı bilmeyenler için

Ribery bildiğimiz gibi


Huzursuzluk için zemin aradığı belliydi son açıklamasıyla Karl-Heinz Rummenigge'nin verdiği söyleşiye de gönderme yapıyor, diyor ki Ribéry : "Kulüp her alanda en iyiyi istemeli bu durumda her pozisyon için büyük oyuncular gerekir, eğer bunlar olursa uluslarası arenada şansımız artar."

Rummenigge ise kulüp resmi sitesine söyleşi arasında şunları söylüyor :" Şu dönem çok harcama yapmamıza izin vermiyor bunun dışında çok iyi bir ekibimiz var ve şimdiden 3 tane transfer yaptık. Kriz döneminde mantıklı davranmalıyız"

Zemin,tezgah arayışı başlamış Ribery'de.. Bir dahaki sezon Real Madrid yada başka bir kulübü isteyecektir olası Şampiyonlar Ligi'nden elenme sonrası.. Yaşı 25, bakalım 30'a kadar kaç tane daha değiştirecek.. Şimdiye kadar değiştirdiği takımlar sonrası tek para kazanamayan malesef Galatasaray..

Futbol sonrası kariyer

Kısa kariyer sonrasını düşünenler genelde güvendikleri bir arkadaşıyla ortak bir işe girip bunu ilerletmek isterler.. Türkiye'de bunun en başarılı örneği Ali Gültiken ve zamanında yarattığı gömlek markasıydı, sonrasında o da aynı ivme ile devam etmedi.. Sabri Sarıoğlu gibi cafe nargile işine girenlerde var ama daha önce hiç kuaför olanı görmemiştim.. Nancy'li Youssouf Hadji bu sektöre eğilmiş yaş 29 iken, akıl hocası kim bilmiyorum ama enteresan bir tercih..

Dost acı söyler

Abidal eski takım arkadaşı için direk konuşmuş, bu takımda ilk 11'e girmen zor şansını zorlama diye.. Benzema'nın performansının bu sene gayet iyi olduğunu söylerken bu performansı oynarak kazanıyor. Barcelona'ya gelip kulübede oturup yeteneklerini köreltmesin bu bir arkadaş tavsiyesi diyor.. Bencede haklı gol rekoru kırması beklenen bir forvet üçlüsünün yerine oynamak için birinin sakatlanmasını beklemektense direk oynayacağı bir kulübe gitmeli veya Lyon'da kalmalı..

Kezman v3.0

Geldiğinden bu yana çok rahat olmadığı belliydi, ilk bir kaç hafta kadroya girememesini alışma devresi olarak nitelendirmek istedi fakat sonraları Hoarau'nun ilk forvet olarak tercih edilmesi onun ise sürekli biçimde yedek oyuncu kategorisine sokulmasından rahatsız oldu.. Tüm demeçleri Paris'in muhteşem bir şehir olduğu ve burada çok mutlu olduğuna yönelikti ki, sportif kariyerinden hiç bahsetmiyordu. Netice de beklenen oldu, Chelsea'den bu yana başaşağı giden kariyer patlamasını PSG'de de yaptı. 

Kupa maçında oyundan çıkarken formasını çıkarıp yere attı.. Şimdi konuşulanlar sezon sonuna kadar kadro dışı bile bırakılabileceği yönünde, aşağıdaki video maç sonrası yapılan açıklamalarda Le Guen herkese yapılan bir saygısızlık konusunu vurgularken, Kezman ise tüm kalbiyle herkesten özür diledikten sonra  kariyerinin en zor zamanlarını geçirdiğini hareketin aslında kendisine olan bir tepki olduğunu belirtiyor, gönderme de yapıyor bunun tek sorumlusu ben değilim diye..
Yarın, atanmış yeni başkan Bazin ile görüşecek.. Şansı yaver giderse para cezası ile kurtaracak.. Bu hareket onu bundan sonra kadroya sokar mı? Sanmıyorum..

PSG – Kezman : le clash - Le Parisien
PSG – Kezman : le clash - Le Parisien


--------------
İlgili Postlar

Kewell


Başkan Salgado

Son ik sezonda 15 maç oynayıp, Qatar vb. liglerde şans deneme düzen değiştirme yeltenmeleri de olmayınca kendine yeni bir eğlence aramış Salgado.. Vigo Stick 2009'a başkan olmuş.. Buz hokeyi maçının buzsuz olanı paten ile yapılanı.. İspanya'da sözüm ona yaygın bir spor..

David Beckham

Sponsor isteği, ilgi çekme derken Beckham'ın performansı Milan'ın iştahını kabarttı. Her maçta skoru etkileyen performansı sonrası Galliani ne kadar istiyorsunuz demeye getirmiş : 

"İnanıyorum ki Beckham kalmak isteyecektir, bizim de isteğimiz en azından sezon sonuna kadar onu Milano'da tutmak şayet Galaxy kontratını askıya almak için bir ücret istiyorsa bize bunu bildirmelerinden mutluluk duyarız"

Eksik kalma

Boyun fıtığı ameliyatı için hasta yatağından kalkıp televizyona koşmuş, üstelik evine de uğramadan.. Lütfetmiş sağolsun, bende 90 dakika Hıncal Uluç olmadan ne olur diye tasalanmaya başlamıştım(!).. Yeni komplo teorisinin üzerine sunduğu iddia ve çözüm saçmalığı ise ilgi çekmeye yönelikti.. Oysa ki evinde dinlense biraz kendini özletse ne de güzel olurdu..

Yetiş Arshavin

Son gün son dakikaya sığdırdılar, hikayesi söylentisi 2 ay sürdü.. Zenit'in UEFA ve Super Kupa kadrosunun yıldız ismini aldılar.. Bu transferde istedikleri rakamı Zenit'e vermelerinin en büyük sebebi Arsenal abartılı genç kadrosunun baş aşağı gidişiydi.. Arshavin dertlere deva olur mu ? Niyet o ama çok umutlanmamak lazım..

Faubert köylüm olur


Marca Faubert ile Henry arasındaki benzerliği bu fotoğraflarla ortaya koymuş.. Photoshop yardımı kadar benzerlik te yadsınamaz..